"Yaban Avı"

Kitabın Adı: Yaban Avı
Orijinal Adı: Urban Shaman
Yazarı: C.E. Murphy

Çeviren: Utku Tönel
Yayın Evi: Ephesus Yayınları
Sayfa Sayısı: 360
Tür: Famtastik Gerilim, Gizem, Macera


Tanıtım Yazısı:
Yarı Kızılderili, yarı Kelt asıllı olan Joanne Walker, emniyet müdürlüğünde araba tamircisi olarak çalışan bir polis memurudur. Annesinin cenazesinden dönerken, içinde bulunduğu uçak iniş yaptığı sırada, aşağıda yaşanan sıra dışı bir kovalamacaya şahit olur penceresinden ve iner inmez olay yerine gider. Kovalanan kadının peşindekiler, Keltlerin efsanevi Boynuzlu Tanrısı Kernunnos ve Yaban Avıdır.

Boynuzlu Tanrı Kernunnos ile oğlu Avcı Herne arasında kadim zamanlardan kalan bir ihanet vardır. Yeni edindiği şaman güçlerinin yardımıyla Kernunnosu ve yarı tanrı oğlunu alt edebilecek midir?


Hızlı bir tempo, harika bir gizem, sempatik bir kahraman, büyü, tehlike Bütün bunlar Yaban Avında fazlasıyla var.  
-Jim Butcher-


Yorumum

C.E. Murphy’nin yazmış olduğu altı serilik fantastik romanın ilk kitabı olan “Yaban Avı” Ephesus yayınları tarafından Temmuz ayında piyasaya çıktı. Sağolsun bu kitabı bana Kitaplaşalım mı? etkinliğinde eşleştiğim sevgili ablam Yüreğimin İklimi göndermişti. Kitabın konusunu gelirsek kitap iki ana karakter üzerinde yoğunlaşmış bulunmakta. (Polis ve aynı zamanda Polis oto tamircisi Joanne Walker ile taksici Gary.) Joanne Walker’ın içinde bulunduğu uçak inişe geçtiği sırada adını sonradan öğreneceğimiz Marie adlı kızın peşine takılan bir grup vahşi tazıdan ve atlıdan kaçtığını görür ama kimse bu duruma inanmayıp herhangi bir yardım göndermeyince Joanne bu durumu el koyup bir taksiye atlayarak yardıma gider. (Bu sayede kitabın sonuna kadar Joanne’ye yardım eden Gary ile karşılaşmış olur.) Ama Marie’nin bir tür gücü vardır. İnsanların ne zaman öleceğini görebilmektedir ve peşindekiler de Keltlerin Efsanevi tek boynuzlu tanrısı Kernusnos, onun cani oğlu Herne ve Yaban Avı’dır. Kitap ilerledikçe Joanne aslında kendisini de keşfedecek ve başına gelen olaylardan sıyrılmaya çalışacaktır. Mutlaka bu kitabı alıp okumanızı tavsiye ederim. Orta kısımlarda biraz sıkıcı olabilir ama şunu da unutmayalım ki kitabın orta kısmı gelişme kısmıdır ve bu yüzden hemen hemen her yazar kitabın orta kısmında yani gelişme kısmında bocalar. Son olarak kapak tasarımına değinecek olursak kapağı yabancı ülkede yayınlanan orijinal kapağına göre oldukça güzel ve gizemli bir havası var ama kapaktaki kız biraz daha karaktere uygun olarak erkeksi görünebilirdi.


Kitaptan Alıntı Sözler:
*Tanrı ahmaklarla küçük çocuklara göz kulak olur. (Sayfa 23)

*Eğer kapısı önünde Tanrı belirirse bir ateist ne yapar? Ben olsam, onu kahvaltıya davet ederdim. (Sayfa 101)
 Lütfen bizden yorumlarınızı esirgemeyiniz… 



Puanlama:


Mutluluk Geldi Uzaklardan...

Mutluluk kapıyı çalar, çalar ve çalar. Bu arada Selim horul horul uyumaktadır.
Annesi gelip “Kalk oğlum kargo geldi” dediğinde de kalkar ve kapıya koşar ama kendisi kargo beklememektedir.

Yukarıdaki metinde hangi anlatım türü kullanılmıştır? :)

Şaka şaka. Bugün hiç beklemediğim bir paket aldım. Sevgili ablacım Yüreğimim İklimi benim ne zamandır alıp okumak istediğim kitapları bloğumdan görmüş ve hiç üşenmeden ve fiyatına bakmadan benim için satın almış. Nasıl sevindim ve nasıl mutlu oldum anlatamam. Hayatımda ilk defa bana sürpriz bir kargo geldi ve tamda üniversite hayallerimin yıkılmasıyla birlikte yerle bir olan moralimi bir nebze olsun düzeltti. Kesinlikle Yüreğimin İklimi adlı bloğu mutlaka takibe alın derim. Kendisi çok iyi gönüllü ve cömert biri olmasının yanı sıra bloğundaki harika yazılarla da insanın içine dokunuyor. Kendisiyle iyiki de Kitaplaşalım mı? etkinliğinde tanışmışım diyorum bazen. Neyse kendisine tekrar teşekkür ederek kitaplarıma ve yanında promosyon olarak gelen eşantiyonlarıma geçmek istiyorum.





Bildiğiniz Üzere sevgili Volante bu serinin ilk iki kitabı olan “Korkak ve Canavar” ile “Merderan’ın Sırrı” adlı iki kitabı yollamıştı. ( Gerçekten çok harika bir fantastik macera serisi herkese tavsiye ederim.) Bende okuduktan sonra çok beğendiğimi yazmış ve serinin diğer kitaplarını almak istediğimi ama Kırtasiyeleşelim mi? etkinliğim yüzümden alamadığımı yazmıştım. Sağolsun Yüreğimi İklimi benim için serinin son iki kitabını almış ve beni gerçekten çok ama çok mutlu etti. Gerçekten okumayı o kadar çok istiyordum ki anlatamam yani.

Kitabın içinden şöyle bir harita çıktı:


Bilimkurgu-Macera türünde yazılmış bu eseri beğenerek okuyacağımı düşünüyorum. Çünkü; kitap bir Türk yazara ait ve içinde İstanbul’un çeşitli yerlerinden bahsediyor ve ben içinde İstanbul'dan bahseden kitapları çok severim.



Yine benim okumak isteğim harika bir seri “Mahşerin Dört Atlısı”. Aranus yayıncılıktan çıkan bu serinin ilk iki kitabının peş peşe yayımlanmış olması ve konusu ben cezp etmiş ve yine bloğumda okumak istediğim kitaplar diye yazmıştım. Dört kitaptan oluşan bu seriyi yine çok beğendim. İnşallah en kısa zamanda hepsini okuyup yorumlayacağım ama şu anda elimde okuduğum kitabın bitmesini beklemeliyim. Kitabımın adı “Yaban Avı” ve yine Yüreğimin İkliminin bana göndermiş olduğu bir kitap ve son 157 sayfası kaldı. (Üniversite problemleri yüzünden okumaya ara verip akşamdan akşama okuduğum için çok yavaş ilerledim.)

Şimdi de promosyon olarak gelen kitap ayraçlarıma bakalım.:
Yukarıda tanıtımları yapılmış kitapların hepsi yine benim okumak istediğim kitaplar. Sırasıyla:

*Yeraltı Günlükleri
*Açlık Oyunları
*Duyguların Rengi



Bu iki kitap ayracının üzerinde tanıtılan kitaplar da Önce kitap yayınlarından çıkmış ve benim okumayacağım tarzdalar.

Üstteki ayraç: Vefa Enver ~ Beni Buna Zorlama
Alttaki ayraç: Güneş Demirel ~ Şimdi Benimsin adlı kitapların tanıtım ayraçlarıır.

Tüm hediyelerin için tüm kalbimle teşekkür ederim ablacım. Rabbimde benim yüzümü güldürdüğün gibi senin yüzünü hep güldürsün ve karşına senin gibi hep iyi insanlar çıkarsın.


Bakalım Neler Almışım...




Aldıklarımı sadece görsel olarak tanıtıyorum. Daha detaylı bilgiler için mutlaka video’yu izleyin. İzleyin diyorum çünkü emin olun çok şaşıracaksınız.



Fikir Vermesi Bahabında...

Kırtasiyeleşelim mi? etkinliğimde neler göndereceğim ve neler gönderebilirsiniz üzerine bir video çektim. Sesim biraz değişik çıkmış (Neredeyse kız sesine yakın.) ama umarım beğenir ve fikir sahibi olursunuz. Lütfen böyle kötü video hazırladığım için kusuruma bakmayın.




Okumak İstiyorum: Korkak ve Canavar Serisi

“Manene ya Manene bu kitapları istiyorum.” deyip ağlayasım var. Bloğumu takip edenler bilirler sevgili Volante bana “Korkak ve Canavar” serisinin ilk iki kitabını göndermişti ve bende severek okumuş ve serinin geriye kalan iki kitabını da okumak istediğimi belirtmiştim. Neyse bugün araştırırken serinin her bir kitabının D&R'nin internet sitesinde 4 TL olduğunu gördüm. (Seri dört kitaptan oluşuyor anlaşıldığı üzere.) Ama ne yazık ki elimdeki parayı Kırtasiyeleşelim mi? etkinliğim için harcayacağım. Bu yüzden ben satın alamıyorum ama siz fantastik roman seven okurlarım sakın kaçırmayın sonra pişman olursunuz. :)


Teşekkürler Dilek Hanım...

Sevgili Demlenmiş Yaşam Öyküleri bayramımı kutlamaış. Teşekkür Ederim. İyi Bayramlar Dilek Hanım...


Mutluyum ya da Mutsuzum


ÖSYM bugün tercih sonuçlarını açıklamış. Her zaman istediğim mesleğe hayallerime kavuştum derken şimdiden üniversite kayıt ücreti boynumu büktü. (15.500) Sanırım hayallerimden vazgeçmem gerekecek.


Bir Çekiliş Kazandım Ben...

Şansım yavaş yavaş dönmeye başlıyor galiba. Sevgili Kitap Kurduyum Ben’in düzenlemiş olduğu çekilişe katılıp tekrardan şansımı denemek istedim ve 6.yorumu yaptığım için şanslı olmayacağımı düşündüm ama hiçte beklediğim gibi olmadı ve sevgili Kitap Kurduyum Ben’den yazarının Ayşe Hür olduğu ve Profil Yayınlarından çıkan “Öteki Tarih 1: Abdülmecid’den İttihat Teraki’ye” adlı kitabı kazandım. Biraz öncede kitabım geldi. Kendisine çok teşekkür ederim. Bence bloğuna da bir göz atın çünkü her hafta farklı farklı kitap çekilişleri düzenliyor kendisi.

Kitap Hakkında: Kitap 315 sayfadan oluşuyor ve bize tarihin bilinmeyen yönlerini aktarıyor.


"Carmilla"

Orijinal Adı: Carmilla
Yazarı: (Joseph Thomas) Sheridan Le Fanu

Çeviren: Zeynep Bilge
Yayın Evi: Can Yayınları
Sayfa Sayısı: 112
Tür: Bilim-Kurgu, Romantik


Tanıtım Yazısı:
Gençlik ve yalnızlık, güzel bir kızı doğaüstü güçlerin eline düşürebilir mi?

Carmilla genç bir kız ile esrarengiz bir kadının ilişkisi üzerine kurulu bir öykü. Konuk olduğu malikâne ve çevresinde kısa sürede dehşetin ve ölümün ikizi haline gelen dişi bir vampirin, edebiyatın ilk lezbiyen vampirinin öyküsü.

Konusu, kişileri ve tekniğiyle Bram Stoker'ın Dracula'sı üzerinde azımsanamayacak izler bırakan, sonraları Edgar Allan Poe'nun deneyeceği gotik tarzıyla dikkat çeken Carmilla, çarpıcı ve bir o kadar da kışkırtıcı.

Sheridan Le Fanu'nün kadınları, karanlığa eğilimleri ve ölüme yakınlıklarıyla, içimizdeki vampire ayna tutuyor. Lezbiyen aşk, kıskançlık ve cinsel arzunun kıskacında, Carmilla, vampir motifini benliğimizin karanlık sureti olarak yüzümüze vuruyor.

Carmilla, gotik vizyonun tekinsiz doğasını bugüne taşıyan örneklerden.



Yorumum


Tek kelimeyle muhteşem bir kitap. Ne sizi sıkıyor, ne bunaltıyor, çarçabuk okuyorsunuz. İlk başlarda çekinmiştim arka kapak lezbiyen ilişkilerinden bahsedince ama bu ilişkinin sarılmadan ve yanaktan öpmekten öteye gitmemesi beni çok mutlu etti. Düşük tempolu ilerleyen kitap Vampir Carmilla’nın tutkuları, sırları ve Laura’nı endişeleri üzerine kurulu. Gotik formda oluşturulmuş. Kesinlikle herkesin okumasını tavsiye ederim.
 Lütfen bizden yorumlarınızı esirgemeyiniz… 


 Puanlama:


Edda'nın Dünyası = Bolluk Bereket = Kitap

   Biraz önce kapım çaldı ve kapıyı açıp direk içeriye koştum ve kimliğimi alıp kapıya geri döndüm. Kargocu “Nerede kaldın Selim” dedi.( Adımı ezberlemiş) Bende “Kimliğimi almaya gittim içeriye.” diyince “Seni tanıyoruz artık.” diyip beklediğim paketi verdi. Kargom baya büyük ve ağırdı. Oysaki ben sevgili Edda ile yaptığımız takastan sadece 4 kitap bekliyordum. Birde paketi açtım ve ne göreyim? ( Sizce ne görmüş olabilirim?) Kitap cenneti.
   Sevgili Edda bana 4 kitap yerine kendi eklediği 8 kitapla birlikte toplam 12 tane kitap göndermiş. Üstelik bunlardan 7’si benim okumayı çok isteyip de bir türlü alıp okuyamadığım “Gece Evi Serisi”nin ilk yedi kitabı. ( Seri 12 kitaptan oluşuyor.) Anlayacağınız çok mutluyum. Kendisine çok ama çok teşekkür ediyorum. Bide kendisi bir “Bardaklaşalım mı?” etkiliği düzenliyor. Katılmak isteyenler tık… tık… Neyse fazla uzatmayayım da kitaplarımı tanıtayım. Hee bu arada kendiside benim gönderdiklerim (takas ettiğim kitaplar) hakkında çok güzel bir post yayımlamış. Onun içinde buraya bir tık lütfen.



Önce her zamanki gibi toplu bir resim çektim. Kusura bakmayın heyecanıma yenik düşüp paketi yırtımda onun için çekemedim ama çok güzel kelebekli bir paketti.

 
Ve ardından öncelikle benim takas yoluyla istediğim kitaplar ve yorumum.



Yeni Headerimi Nasıl Buldunuz...


Sitemin önceki headeri hep canımı sıkıyordu ve durmadan değiştirmek istiyordum, bende amatör olarak bu akşam iftardan sonra başladım headerimi yapmaya ve biraz önce bitti. Kısaca headerimin anlattıklarına bakacak olursak: sol tarafa olmazsa olmaz kitaplarımı koydum. Yazı kısmında bir atraksiyon katarak Colored kısmını adına uygun olarak renkli yaparken Books kısmının O’larını ise kullandığım siyah gözlüğüme benzetmeye çalıştım. Yine soldaki daktilo yazarlığımı temsil ederken ayırıcı rafın altındaki “Bir dilek tuttum ve sen gerçek oldun.” sözü çok istediğim bir kitap veya kırtasiye ürününe geçte olsa kavuştuğumda kullandığım bir söz olduğu için yazdım. Umarım beğenirsiniz. Yorumlarınızı bekliyorum.


Kitap Ayracı#8



Karakter kitap ayraçlarının tasarımlarını ve resimlerin asıl kaynağını görmek için tık… tık…


"Posta Kodu AŞK"

Kitabın Adı: Posta Kodu Aşk
Yazarı: Mehmet Şamil
Yayın Evi:  Yediharf Yayınları
Sayfa Sayısı: 117
Tür: Aşk, Özlem, Sevgi


Tanıtım Yazısı:
"Posta kutuma gönderdiğin yalnızlığım'ı aldım. Nazik düşüncene teşekkür. Uygun zaman ve şartlarda balkona sandalye atıp ağlamayı düşünüyorum.

... 

Önce kendimi yazıyorum sonra katlıyor ve zarflıyorum. Bekle! Pullanıp sana geliyorum."

Posta Kodu AŞK, iki şiir arasında yazılmış kırk aşk mektubundan oluşan bir kitap. Daha çok şairliğiyle tanınan Mehmet Şamil, şiir dünyasının arka çıkmazında, aşkın mektuplara nakşedilmiş sırrını ve yürekte alevlenecek duyguları paylaşıyor. 'Posta kutusuna gelen yalnızlık'la başlayan mektuplar, bütün mektupların yazıldığı kalemin kendisinden cevap gelmeyen sevgiliye gönderilmesiyle noktalanıyor. Mektup türünün farklı imkânlarını ön plana çıkarmaya çalışan şair, sizi aşkın tanıklığına davet ediyor.


Yorumum

Çok sıkıldım. Hayatımdan ilk defa Elife sayesinde mektup örneği okudum ve onda da çok sıkıldım. Konusu ve içerik itibariyle şöyle bir bakarsak kitapta iki şiir arasına yazılmış kırk mektup yer alıyor ve sevgiliye yazılan mektuplara cevap bekleyen aşkı anlatıyor ama sevgiliden hiçbir cevap mektubu gelmiyor. Ben içinden sadece birkaç sözü beğendim. İşte kitaptan alıntı o sözler:

*Hayallerimi yeni bir mektubun ilk cümlesine astım. Kelimeler darılmasın diye hepsini zarflıyorum. Hepsi senin. (Sayfa 36)


*Güle diken bakarsa gözyaşı gül kokar. (Sayfa 59)


*Sana yazılan şiir hep sana okunuyor.
Bana sadece gidişin dokunuyor. (Sayfa 83)

*Önce kendimi yazıyorum sonra katlıyorum ve zarflıyorum. Bekle! Pullanıp sana geliyorum. (Sayfa 107)


*penceremdeki rüzgar anlatıyorken seni
söndü birden ışıklargören gözüyle kalbiminbir sen vardın sevgili
          bir de dolunay (Sayfa 113)




Puanlama:


Bir Kitaplaşma Öyküsü: Elife

Bugün keyfime diyecek yok vallahi. Üçüncü ve son Kitaplaşalım mı? kitaplarımda bugün Elife’den geldi ve anlatılamaz (tarif edilemez) şekilde mutluyum. Benim için her yönden ilginç ve muazzam bir etkinlik oldu. Bugüne kadar almış olduğum en güzel hediye ve kitaplaşma etkinliği oldu. Kendisinin de çok harika bir bloğu var 365 Günlük diye. Herkes mutlaka oraya bir göz atsın çünkü nerdeyse her ay, her hafta yeni bir etkinlik üretebilen biri. En son bayram kartı etkinliği yapmıştı, sağolsun bana da bir tane göndermiş. Buradan Elife’ye çok ama çok teşekkür ediyorum bir kez daha. Bu arada ilginç oldu dememin sebebi kargom eline ulaşır ulaşmaz beni arayıp teşekkür etmesi, takas yapalım mı? etkinliğinde ben beğendiğim kitapları söylemeden içimi okumuş gibi beğendiğim kitapları göndermesi ve onun hediyeleri elime ulaştığında ben arayamasam da e-mail atıp teşekkür etsem de beni arayıp benimle birlikte hediyelerini çok ama çok beğendiğimi söylediğimde benimle birlikte sevinmesini benim için bir kitaplaşmadan öte şeyler. Neyse fazla uzattım en iyisi hediyelerime bir göz atalım ama benden söylemesi bol fotoğraflı bir tanıtım olacaktır bu yazım.

Bu ne güzel bir pakettir yahu. Şunun güzelliğine bakar mısınız Allah aşkına? Eee yeteneksiz olunca böyle hayran kalıyorum ve mal mal bakıyorum işte. Neyse… 10 tam point…


Ardından her zaman, her zaman ve her zaman ki gibi toplu bir fotoğraf çektim.


Uç kısmında Türkiye’nin sembolü lale figürü bulunan bir adet kaşığım var ve gerçekten çok beğendim çünkü yaşadığım yerde (Esenyurt) bütün direklere lale figürü asıldı bu iki günde ve şimdi böyle bir kaşık görünce de bayıldım açıkçası. ( Ben laleleri severim de.)


Bu sayfadaki stickerları sevgili Elife göndermişti. Bende ne yapsam ne yapsam diye düşünürken neden kolaj defterimde Elife için de bir sayfa ayırmayayım ki dedim ve bu stickerlları boş bir sayfaya yapıştırıp orayı Elife’ye ayırdım. (Daha öncede Volante için bir sayfa ayırmıştım. Bayramda eşleştiğim tüm arkadaşlar hakkında yorumlarımı her eşleştiğim kişiye bir sayfa ayırmak üzere bir şeyler karalayacağım. Siz değerli okuyucularıma da bloğumda yayınlayarak gösteririm.)


Sevgili Elife’nin bayram kartı kart gönderme etkinliğinde ( Bir nevi mektuplaşma) yapmış olduğu iyi dilek kartı. Bana da böyle güzel bir kart gönderdiği için teşekkür ediyorum. Gerçekten içindeki notlara bayıldım ve dediğin gibi her zaman gülümseyeceğim. Tekrar teşekkürler… ( Bu arada bayram kartı kendi yapımıdır. Bloğunda daha fazlasını bulabilirsiniz.)



Kendi yapımı bu notluğa bayıldım. Şunun güzelliğine bir baksanıza, peki o kaleme ne demeli? Üzerindeki şekillerden bazılarının “S” şeklinde olması çok hoşuma gitti. Kalem sanki benim için özel üretilmiş gibi.


Beyaz Pencerem adlı bloğumda “Yaşlanıyor muyum acaba?” diye yazmıştım ve şimdi böyle bir kitap ayracı gelince çok şaşırdım haliyle çünkü yaşlansam anca bu kadar benzerim. Bende gözlük kullanan biriyim, bende takım elbise giymeyi severim ve bende öyle şapka takarım. Pes doğrusu bu kadar benzerlik olur yani.


Yine değişik yerleri seven ve tatil kavramını müzeler ve tarihi eserler diye değiştiren biri olarak bu ayraca bayıldım.


Buda arka yüzü.


Evet, şimdi sıra kitaplarım tanıtım yazılarına ve yorumuma geldi ama öncelikle şunu söylemeliyim ki beni şaşırtan diğer ve son hususta yine bir kitap beklediğim halde üç kitap gelmesi oldu. Yani yüzümdeki o şaşkınlığı görmeniz lazımdı ya… Ne diyeceğimi bilemiyorum. Neyse kitaplarıma geçelim.

İlk Kitabım "Posta Kodu Aşk" . Yazarının Mehmet Şamil olduğu eser mektup türünde bir eser ve 117 sayfa.
Arka Kapak:
"Posta kutuma gönderdiğin yalnızlığım'ı aldım. Nazik düşüncene teşekkür. Uygun zaman ve şartlarda balkona sandalye atıp ağlamayı düşünüyorum.

... 

Önce kendimi yazıyorum sonra katlıyor ve zarflıyorum. Bekle! Pullanıp sana geliyorum."

Posta Kodu AŞK, iki şiir arasında yazılmış kırk aşk mektubundan oluşan bir kitap. Daha çok şairliğiyle tanınan Mehmet Şamil, şiir dünyasının arka çıkmazında, aşkın mektuplara nakşedilmiş sırrını ve yürekte alevlenecek duyguları paylaşıyor. 'Posta kutusuna gelen yalnızlık'la başlayan mektuplar, bütün mektupların yazıldığı kalemin kendisinden cevap gelmeyen sevgiliye gönderilmesiyle noktalanıyor. Mektup türünün farklı imkânlarını ön plana çıkarmaya çalışan şair, sizi aşkın tanıklığına davet ediyor.
Yorumum: Kitap gerçekten okumak istediğim bir eser ve başta söylediğim gibi Elife’nin takas edeli mi? etkinliğimde beğendiğimi söylediğim eserlerden biri. Kitabın yazarının Hakan Yel olduğu kitap 334 sayfadan oluşuyor ve Altın Kitaplar yayınevinden çıkmış bir roman örneği.

Arka Kapak:
Yüzyıllardır süregelen birbirine örülmüş hayatlar...
Aynı toprakları birlikte paylaşan, farklı maneviyatların insanları...
Bir fitne...
İhtirasları alevlendiren bir fikir ve gemlenemeyen bir hırsın getirdikleriyle savrulanlar.
Zeytin dallarıyla kutsanmış topraklardan şimdi kan kokusu yükseliyor.
Şiddetin tarihine yeni bir sayfa ekleniyor!

Yorumum: Yine Elife’nin etkinliğinde beğendiğim kitaplardan “Baraka”. Yazarının William P. Young olduğu eser 279 sayfa ve Profil yayınlarından çıkmış bir roman örneği.

Arka Kapak:
Bir yazarın hayal gücü ile bir ilahiyatçının tutkusu birleştiğinde ortaya Baraka gibi bir kitap çıkar. John Bunyan'ın Hac Yolunda kitabı kendi kuşağı içerisinde nasıl bir etki yarattıysa bu kitap da bizim kuşağımız içerisinde benzer bir etki yapacak. O kadar harika bir kitap
-Eugene Peterson- İlahiyat Emeritüs Profesörü, Recent College, Vancouver, Bc.

Baraka'yı okurken, bu büyüleyici romanda ortaya dökülen soruların benliğimin derinliklerinde taşımakta olduğum sorular olduğunu gördüm. Bu kitabın güzelliği, çok zor sorulara basit cevaplar getirmesinden değil, sizi umudu ve şifayı bulduğumuz bir Tanrı'nın merhametine ve sevgisine daha fazla yaklaşmaya davet etmesinden kaynaklanıyor.
-Jim Palmer- Divine Nobodies kitabının yazarı.

Baraka, bir nevi Tanrı'nın kalbine doğru bir davetiye. William Paul Young'ın sık sık beni Tanrı'dan ve kendimden ayıran perdeyi büyük bir zarafetle kaldırmasını gözyaşları ve neşe içerisinde okurken büyük bir dönüşüm geçirdiğimi hissettim.
-Patrick M. Roddy- Abc News kanalının Emmy Ödüllü Yapımcısı.

Baraka, Tanrı hakkındaki görüşünüzü sonsuza dek değiştirecek.
-Kathie Lee Gifford- Nbc kanalının Today Show programının sunucularından.

Kesinlikle bugüne kadar okuduğum en iyi kitaplardan biri.
-James Ryle- Hippo in the Garden kitabının yazarı.

 
Son olarak bana bu kadar güzel hediyeler gönderip yüzümde kocaman bir gülümseme yaratan sevgili Elife’ye ( H.B. ) çok ama çok teşekkür ederim.


Pinuccia ile Kitaplaştık ki Biz...

Bugün mutluluk üzerine mutluluk yaşıyorum. Evime bir Yurtiçi Kargo’dan birde PTT Kargodan Kitaplaşalım mı? etkinliğinde eşleştiğim arkadaşlardan kitaplarım geldi ve hepsi beni çok ama çok mutlu etti. Öncelikle bu post’ta sevgili Pinuccia ile eşleşmem sonucunda gelen kitaplarımdan bahsedeceğim. Bu arada kendisinin hem Türkçe hem de İngilizce olarak yazdığı bir bloğu var adı Pinuccia's World of Books / Pinuccia'nın Kitapları hepinizin mutlaka bir göz atması gerekiyor. Biz birbirimize etkinlik dahilinde bir kitap gönderecektik ama ben etkinlik sahibi olarak her okuyucuma üç kitap gönderdim ve Pinuccia’nın kargosu gelipte paketten iki kitap çıkınca haliyle kısa bir süre şaşkınlık yaşadım. Kendisine bu hususta çok ama çok teşekkür ediyorum. Neyse yazımıza başlayalım.

Önce paketi açmadan bir kare çektim. Ben paketleme konusunda çok ama çok beceriksiz olduğum için sadece kurdeleyle sarıp paketimi öyle göndermiştim. Aman boş verelim paket sade ve şık. (Yemekteyiz programında gibi hissettim kendimi. Dış Ses “Sizce sofra nasıl Selim Bey”.
“Imm… Sofra sade ve şık dış ses gardaş.”)


Ardından Toplu bir resim her zamanki gibi…

Damla Sakızı aromalı Nurettin Kocatepe Türk Kahvesi ( Bir Kutu… Vaov)

Bu ayraca bayıldım. Tam bloğumun ismine yakışır bir kitap ayracı olmamış mı sizce?


"Kitapsızın hakkından UGT gelir." yazıyor ayracımın üstünde ama ben UGT’nin açılımını bilmediğim için bir şey diyemeyeceğim.

Evet, sıra kitaplarımın arka kapak yazılarına ve yorumlarıma geldi.

Yorumum: Carmilla benim bloğumda tanıtım yazısını yazdığımdan beri okumak istediğim bir kitaptı. Yazarının Sheridan Le Fanu olduğu kitap 112 sayfa ve Can Yayınlarından çıkmış.

Arka Kapak:
Gençlik ve yalnızlık, güzel bir kızı doğaüstü güçlerin eline düşürebilir mi?

Carmilla genç bir kız ile esrarengiz bir kadının ilişkisi üzerine kurulu bir öykü. Konuk olduğu malikâne ve çevresinde kısa sürede dehşetin ve ölümün ikizi haline gelen dişi bir vampirin, edebiyatın ilk lezbiyen vampirinin öyküsü.

Konusu, kişileri ve tekniğiyle Bram Stoker'ın Dracula'sı üzerinde azımsanamayacak izler bırakan, sonraları Edgar Allan Poe'nun deneyeceği gotik tarzıyla dikkat çeken Carmilla, çarpıcı ve bir o kadar da kışkırtıcı.

Sheridan Le Fanu'nün kadınları, karanlığa eğilimleri ve ölüme yakınlıklarıyla, içimizdeki vampire ayna tutuyor. Lezbiyen aşk, kıskançlık ve cinsel arzunun kıskacında, Carmilla, vampir motifini benliğimizin karanlık sureti olarak yüzümüze vuruyor.

Carmilla, gotik vizyonun tekinsiz doğasını bugüne taşıyan örneklerden.

 
Yorumum: Madde 22 yazarının Joseph Heller olduğu toplam 618 sayfalık bir eser ve İthaki Yayınlarından çıkmış. Böyle fazla sayfa yapısına sahip kitapları pek sevmesem de okumayı deneyeceğim. Eğer okursam da zaten kitap analizini yaparım.

Arka Kapak:
Madde 22 bugüne kadar okuduğunuz hiçbir romana benzemiyor. Kendine has bir mantığı, bambaşka karakterleri var. Joseph Heller’ın acı gerçekleri sipsivri bir alayla iğnelediği bu 20. yüzyıl klasiğini okurken savaşı, yaşamın acımasızlığını, iktidarın yeri geldiğinde nasıl bir canavara dönüştüğünü görüp kimi zaman korkacak kimi zaman kahkahalar atacaksınız.

2. Dünya Savaşı sırasında Amerikan ordusunda bombardıman pilotu olarak görev yapan Yossarian’ın öyküsü, çivisi çıkmış bir dünyanın küçücük bir modeli aslında. Okurken bugün dünyada yaşananlarla kitaptaki öykü arasındaki bağlantıyı kurup aslında ne kadar absürd, çılgın, ürkütücü ve kin dolu bir dünyada yaşadığınızı fark edeceksiniz. “Tek bir açmaz vardı, o da Madde 22. Bu madde, insanın gerçek ve yakın tehlike karşısında kendi güvenliği için endişelenmesinin zihnin rasyonel bir süreci olduğunu belirtiyordu. Orr deliydi ve uçuştan men edilebilirdi. Tek yapması gereken uçuştan men edilmesini talep etmekti; ve bunu yapar yapmaz, deli olmadığı anlaşılacaktı ve başka görevlerde uçması gerekecekti. Orr’un başka görevlerde uçması için deli olması gerekirdi, aklı başında olsa uçmazdı; ama aklı başındaysa uçmak zorundaydı. Uçarsa deli demekti ve uçmak zorunda değildi; ama uçmak istemiyorsa aklı başındaydı ve uçmak zorundaydı. Madde 22’deki bu şartın mutlak basitliği Yossarian’ı derinden etkiledi. Saygıyla ıslık çaldı.”

Son olarak bu güzel hediyelerinden dolayı sevgili  Pinuccia (P. Çelebi)'ya çok teşekkür ederim.


Benim İklimim " Yüreğimin İklimi "

Kendi blogumda başlatmış olduğum Kitaplaşalım mı? etkinliğinde bilindiği üzere 3 arkadaş ile eşleşmiştim ve bunlardan biride “Yüreğimin İklimi”ydi. Bana attığı mesajda kitabımı internetten satın alıp adresime gönderdiğini belirtmişti ve bugün kitabım elime ulaştı ve gerçekten çok ama çok mutlu oldum. Kitabım harika ve mitolojik ve fantastik öğeler içeriyor. (Bununla ilgili detayları aşağıda bulacaksınız.) Sevgili Yüreğimin İklimi’ne çok ama çok teşekkür ederim. (İsminin verilmesinden rahatsız olur diye blog nickini yani Yüreğimin İklimi’ni kullanıyorum.) Bu arada senin hediyelerini de dün kargoya verdim. Eminim bugün veya yarın eline ulaşır. Şimcik kitabıma ve ayraçlarıma bir göz atalım.

Önce her zamanki gibi toplu bir resim:

Ve ardından sırasıyla kitap ayraçlarım:

1) Kitabın içinden çıkan kitabın kendi ayracı

2)Kitaplaşalım mı? arkadaşımın aldığı kitap ayracı

3) Sitenin kendi tanıtımı bulunan kitap ayracı
 
Kitap ayracı sayım gittikçe artıyor. Neyse gelen kitap ayraçlarım bu kadar. Şimdi sıra kitabım, yorumun ve arka kapak tanıtımında.

 
Yorumum: Kitap gerçekten çok hoşuma gitti. Kitabımın adı “Yaban Avı” ve Ephesus Yayınevinden çıkmış bir eser. Yazarının C.E.Murphy olduğu eser toplam 360 sayfa ve fantastik öğeler içeriyor.Kapağı da beni etkileyen diğer bir nokta. En kısa zamanda okuyup kitap analizinde de bulunurum, şu anda okumadığım için tam bir şey söyleyemiyorum.

Arka Kapak:
Yarı Kızılderili, yarı Kelt asıllı olan Joanne Walker, emniyet müdürlüğünde araba tamircisi olarak çalışan bir polis memurudur. Annesinin cenazesinden dönerken, içinde bulunduğu uçak iniş yaptığı sırada, aşağıda yaşanan sıra dışı bir kovalamacaya şahit olur penceresinden ve iner inmez olay yerine gider. Kovalanan kadının peşindekiler, Keltlerin efsanevi Boynuzlu Tanrı'sı Kernunnos ve Yaban Avı'dır.

Boynuzlu Tanrı Kernunnos ile oğlu Avcı Herne arasında kadim zamanlardan kalan bir ihanet vardır. Yeni edindiği şaman güçlerinin yardımıyla Kernunnos'u ve yarı tanrı oğlunu alt edebilecek midir?

"Hızlı bir tempo, harika bir gizem, sempatik bir kahraman, büyü, tehlike… Bütün bunlar Yaban Avı'nda fazlasıyla var."

Jim Butcher

Hepsi bu kadar tekrardan çok ama çok teşekkür ederim Ö.Karagöz (Yüreğimin İklimi)