Önce paketi açmadan bir kare çektim. Ben paketleme konusunda çok ama çok beceriksiz olduğum için sadece kurdeleyle sarıp paketimi öyle göndermiştim. Aman boş verelim paket sade ve şık. (Yemekteyiz programında gibi hissettim kendimi. Dış Ses “Sizce sofra nasıl Selim Bey”.
“Imm… Sofra sade ve şık dış ses gardaş.”)
Ardından Toplu bir resim her zamanki gibi…
Damla Sakızı aromalı Nurettin Kocatepe Türk Kahvesi ( Bir Kutu… Vaov)
Bu ayraca bayıldım. Tam bloğumun ismine yakışır bir kitap ayracı olmamış mı sizce?
"Kitapsızın hakkından UGT gelir." yazıyor ayracımın üstünde ama ben UGT’nin açılımını bilmediğim için bir şey diyemeyeceğim.
Evet, sıra kitaplarımın arka kapak yazılarına ve yorumlarıma geldi.
Yorumum: Carmilla benim bloğumda tanıtım yazısını yazdığımdan beri okumak istediğim bir kitaptı. Yazarının Sheridan Le Fanu olduğu kitap 112 sayfa ve Can Yayınlarından çıkmış.
Arka Kapak:
Gençlik ve yalnızlık, güzel bir kızı doğaüstü güçlerin eline düşürebilir mi?
Carmilla genç bir kız ile esrarengiz bir kadının ilişkisi üzerine kurulu bir öykü. Konuk olduğu malikâne ve çevresinde kısa sürede dehşetin ve ölümün ikizi haline gelen dişi bir vampirin, edebiyatın ilk lezbiyen vampirinin öyküsü.
Konusu, kişileri ve tekniğiyle Bram Stoker'ın Dracula'sı üzerinde azımsanamayacak izler bırakan, sonraları Edgar Allan Poe'nun deneyeceği gotik tarzıyla dikkat çeken Carmilla, çarpıcı ve bir o kadar da kışkırtıcı.
Sheridan Le Fanu'nün kadınları, karanlığa eğilimleri ve ölüme yakınlıklarıyla, içimizdeki vampire ayna tutuyor. Lezbiyen aşk, kıskançlık ve cinsel arzunun kıskacında, Carmilla, vampir motifini benliğimizin karanlık sureti olarak yüzümüze vuruyor.
Carmilla, gotik vizyonun tekinsiz doğasını bugüne taşıyan örneklerden.
Carmilla genç bir kız ile esrarengiz bir kadının ilişkisi üzerine kurulu bir öykü. Konuk olduğu malikâne ve çevresinde kısa sürede dehşetin ve ölümün ikizi haline gelen dişi bir vampirin, edebiyatın ilk lezbiyen vampirinin öyküsü.
Konusu, kişileri ve tekniğiyle Bram Stoker'ın Dracula'sı üzerinde azımsanamayacak izler bırakan, sonraları Edgar Allan Poe'nun deneyeceği gotik tarzıyla dikkat çeken Carmilla, çarpıcı ve bir o kadar da kışkırtıcı.
Sheridan Le Fanu'nün kadınları, karanlığa eğilimleri ve ölüme yakınlıklarıyla, içimizdeki vampire ayna tutuyor. Lezbiyen aşk, kıskançlık ve cinsel arzunun kıskacında, Carmilla, vampir motifini benliğimizin karanlık sureti olarak yüzümüze vuruyor.
Carmilla, gotik vizyonun tekinsiz doğasını bugüne taşıyan örneklerden.
Yorumum: Madde 22 yazarının Joseph Heller olduğu toplam 618 sayfalık bir eser ve İthaki Yayınlarından çıkmış. Böyle fazla sayfa yapısına sahip kitapları pek sevmesem de okumayı deneyeceğim. Eğer okursam da zaten kitap analizini yaparım.
Arka Kapak:
Madde 22 bugüne kadar okuduğunuz hiçbir romana benzemiyor. Kendine has bir mantığı, bambaşka karakterleri var. Joseph Heller’ın acı gerçekleri sipsivri bir alayla iğnelediği bu 20. yüzyıl klasiğini okurken savaşı, yaşamın acımasızlığını, iktidarın yeri geldiğinde nasıl bir canavara dönüştüğünü görüp kimi zaman korkacak kimi zaman kahkahalar atacaksınız.
2. Dünya Savaşı sırasında Amerikan ordusunda bombardıman pilotu olarak görev yapan Yossarian’ın öyküsü, çivisi çıkmış bir dünyanın küçücük bir modeli aslında. Okurken bugün dünyada yaşananlarla kitaptaki öykü arasındaki bağlantıyı kurup aslında ne kadar absürd, çılgın, ürkütücü ve kin dolu bir dünyada yaşadığınızı fark edeceksiniz. “Tek bir açmaz vardı, o da Madde 22. Bu madde, insanın gerçek ve yakın tehlike karşısında kendi güvenliği için endişelenmesinin zihnin rasyonel bir süreci olduğunu belirtiyordu. Orr deliydi ve uçuştan men edilebilirdi. Tek yapması gereken uçuştan men edilmesini talep etmekti; ve bunu yapar yapmaz, deli olmadığı anlaşılacaktı ve başka görevlerde uçması gerekecekti. Orr’un başka görevlerde uçması için deli olması gerekirdi, aklı başında olsa uçmazdı; ama aklı başındaysa uçmak zorundaydı. Uçarsa deli demekti ve uçmak zorunda değildi; ama uçmak istemiyorsa aklı başındaydı ve uçmak zorundaydı. Madde 22’deki bu şartın mutlak basitliği Yossarian’ı derinden etkiledi. Saygıyla ıslık çaldı.”
Son olarak bu güzel hediyelerinden dolayı sevgili Pinuccia (P. Çelebi)'ya çok teşekkür ederim.
Çok güzelmiş hediyeler, güle güle kullanın.Özelikle ayraç benimde çok hoşuma gitti.
YanıtlaSilUgt; Odtü'nün kurmuş olduğu Uluslararası Gençlik Topluluğudur.
Açıklama için teşekkürler. Kitap ayracına gelindiğinde ise gerçekten muhteşem bir şey.
SilUGT sanırım Odtü'nün bir teşkilatı/klübü gibi birşeydi:D Benzer bir ayraçtan hatırlıyor olabilirim:D Kitaplar çok güzel görünüyor keyifli okumalar.En sevdiğim kahve o,afiyetle iç:D
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim. Tavsiyene uyacağım @Asabi Bakire
SilBeğendiğine çok sevindim Selimcim. UGT ODTÜ'nün öğrenci topluluklarından biri. Açılımı da Uluslararası Gençlik Topluluğu :)
YanıtlaSilAçıklama için teşekkürler. Hediyelerine gelindiğinde ise tek kelime "BAYILDIM".
SilBöyle paketler gelince insan inanılmaz mutlu oluyor:)
YanıtlaSilKahve kitabın en iyi dostudur daima..
Keyifli okumalar:)
Çok teşekkür ederim.
SilHehe Sevgili pinuccia seni de tıpkı beni mutlu ettiği gibi mutlu etmiş anlaşılan :) Kahveyi ben ilk kez deneyeceğim, çok güzel bişeye benziyor. Keyifli okumalar diliyorum :)
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim. Bende kahveyi ilk kez deneyeceğim.
SilKahve superdii :)
SilBen henüz deneme fırsatı bulamadım ama eminin elimdeki kitapla iyi gider.
Sil