Kitabın Adı: Son Kamelya
Orijinal Adı: The Last Camellia
Yazarı: Sarah Jio
Çeviren: Ayhan Ece Şirin
Yayın Evi: Arkadya Yayınları
Sayfa Sayısı: 345
Tür: Sır,
Aşk, Tarihi
Tanıtım Yazısı:
Önce küçük bir tohum düşer kalbin
odasına, sonra aşkla yeşerir. Kulak verin, umudun sesini duyabiliyor musunuz?
1940'lı yılların Amerikası'nda bir fırıncının kızı olan Flora Lewis, un kokulu
hayatının bir gün çok farklı yöne sürükleneceğini bilmiyordur. Genç kız bir
yandan yaşlı anne babasına yardım ederken, öte yandan botanik bahçesinde
bitkilerin ve çiçeklerin gizemli dünyasıyla uğraşmaktadır. Ta ki kendini
uluslararası çiçek hırsızlığı zincirinin tam ortasında bulana kadar… Yapacağı
iş çok basittir; İngiltere kırsalındaki Livingston Köşkü'ne gidip Middlebury
Pembesi olarak bilinen ender bir kamelya türünü bulup haber vermek. Köşke dört
öksüz çocuğa dadı olarak sızan Flora, içinde imkânsız bir aşkın tohumlarını
büyütürken, ne tür bir belaya bulaştığını acı bir şekilde öğrenecektir.
Tam elli sene sonra bahçe tasarımıyla uğraşan Addison Sinclair, eşiyle birlikte
Livingston Köşkü'ne gelir. Geçmişindeki hayaletten kurtulmaya çalışan Addison,
aslında burada çok daha sancılı bir gizemin içine düşer. Bunu çözmeye
çalıştıkça dillere destan kamelya bahçesinin kanla sulandığı gerçeğine de adım
adım yaklaşacaktır…
Mart Menekşeleri ve hâlâ çoksatanlar listesinde yer alan Böğürtlen Kışı yazarı
Sarah Jio'dan muhteşem bir kitap daha. Son Kamelya, kalbimizdeki geçmişin zehrini
umut kırıntısına tutunan küçük bir tohumla yok edebileceğimizi gösteren bir
başyapıt.
"Günümüze kadar taşınan geçmişin gizemi ile olayları yatıştıran affetmenin
gücü tek kelimeyle muazzam."
-Booklist-
Yorum
Tek kelime ile muhteşem… Sarah Jio yapmış yine yapacağını….Sarah Jio’nun Türkçeye çevrilmiş en son kitabı “Son Kamelya”, sizi tarihin içinde muazzam bir aşk, dağılmış bir aile ve uğrunda cinayet bile işlenen kamelyaların arasına davet ediyor.Flora, 1940’larda bir fırıncının kızıdır ve anne ve babasına bakmakla yükümlüdür. Bir gün alacaklılar kapıya dayandığında bir teklif alır; dünyada sadece tek bir tane bulunan değerli bir kamelyayı, Milddlebury Pembesi’ni çalmak için annelerini yeni kaybetmiş dört çocuğa dadılık yapmak bahanesiyle İngiltere’ye gidecektir.Addison / Amanda, geçmişi acılarla geçmiştir. Yetim kaldığında teyzesinin yanına yerleşen Amanda burada diğer yetimler ile kalmaya başlar. (Teyzesi yetimlere bakarak para almaktadır. Bir nevi koruyucu ailelik.) Yalnız aralarında biri vardır ki gelecekte de onun peşini bırakmayacaktır. Sean. Daha sonra Amanda gelecekte adını değiştirip Addison yapar ve eşi ile mutlu bir yuva hayalleri kurar. Sean başına bela olunca da Livingston Çiftliğine yerleşirler. Burası Flora’nın 50 yıl önce dadılık bahanesiyle geldiği köşktür ve tarih tüm sırlarıyla birlikte onları beklemektedir.Muhteşem ötesi ve kesinlikle tavsiye edebileceğim bir kitap. Akıcılığına söyleyecek sözüm yok zaten. Kesinlikle tavsiye ederim.Lütfen yorumlarınızı bizden esirgemeyin...