Orijinal Adı: Eternal Rider
Yazarı: Larissa Ione
Çeviren: Burcu Çelik
Yayın Evi: Arunas Yayıncılık
Sayfa Sayısı: 353
Tür: Fantastik Macera, Gerilim ,
Cinsellik
Seri: Mahşerin Dört Atlısı Serisi I.Kitap
Tanıtım Yazısı:
Mahşerin Dört Atlısı, kutsal kitaplarda adları geçen,
kıyamet gününde ortaya çıkacaklarına inanılan dört atlı: Ares (Savaş), Reseph (Salgın), Thanatos (Ölüm) ve grubun tek bayan üyesi, Limos (Kıtlık).
Her atlının kendisine ait bir mührü var ve her mühür iki kehanet getiriyor. Mahşer gününün gelip dünyanın yok olmasına engel olabilmek için mühürlerini korumak zorundalar. Ama bu, hiç de kolay bir görev değil!
Onun adı Ares ve omuzlarında tüm insanlığın kaderini taşıyor. Onun şeytani güçlere yenilmiş olması demek dünyanın yok olması demek. Mahşerin Dört Atlısından biri olarak, herhangi bir insandan yüz kat daha güçlü, daha çevik ve daha zeki.
Ares'in mührü artık Cara Thornhart'un ellerinde. İnsanlar, normalde mührü taşıyacak kadar güçlü değiller ama Cara cehennem köpeğine bağlı kaldığı sürece, hayatta kalabilir. Ares ise bağın kopmadığından emin olmak zorunda, çünkü eğer bağ kopar da, mühür kırılırsa, bu sefer 'Savaş' dünyaya yayılacak ve dünya asla eskisi gibi olmayacak.
Her atlının kendisine ait bir mührü var ve her mühür iki kehanet getiriyor. Mahşer gününün gelip dünyanın yok olmasına engel olabilmek için mühürlerini korumak zorundalar. Ama bu, hiç de kolay bir görev değil!
Onun adı Ares ve omuzlarında tüm insanlığın kaderini taşıyor. Onun şeytani güçlere yenilmiş olması demek dünyanın yok olması demek. Mahşerin Dört Atlısından biri olarak, herhangi bir insandan yüz kat daha güçlü, daha çevik ve daha zeki.
Ares'in mührü artık Cara Thornhart'un ellerinde. İnsanlar, normalde mührü taşıyacak kadar güçlü değiller ama Cara cehennem köpeğine bağlı kaldığı sürece, hayatta kalabilir. Ares ise bağın kopmadığından emin olmak zorunda, çünkü eğer bağ kopar da, mühür kırılırsa, bu sefer 'Savaş' dünyaya yayılacak ve dünya asla eskisi gibi olmayacak.
Yorumum
Larissa Ione’nin yazmış olduğu Mahşerin Dört Atlısı adlı serinin ilk kitabı olan “Ares” de savaştan çok cinsellik ön planda ve bu beni gerçekten çok rahatsız etti. Kitabın geneline bakacak olursak gerçekten harika fantastik öğeler taçıyor ve okurken kendinizi Hollywood filmlerinden birini izliyormuş gibi hissediyorsunuz. Bu arada kitapta çok fazla yazım hatası olduğunuda edemeyeceğim. Konusuna gelirsek; Cara’nın gece vakti kapısı çalar ve gelen eski bir arkadaşıdır ve ona arabayla çarptığı yaralı bir köpek getirmiştir. (Cara eski bir veterinerdir.) Cara’nın bir tür iyileştirme gücü vardır ve böylelikle köpeği iyileştirir ve köpek onu öperek kendine damgalar. (Köpek, cehennem köpeğidir ama Cara bilmiyor. Sonra öğrenecek.) Asıl olaylarda bundan sonra başlar. Aegis adlı bir topluluk Cara’yı şeytan sanıp öldürmek ister ve o anda evinde beliren bir ışığın içinden çıkan Ares çıkıp onu kurtarır ve bu arada Cara’ya aşık olur. Birkaç gün sonra Cara köpeğin peşine düşer ve bu arada Ares’in Savaş’a düşmesini engelleyen mühürü taşıyan düşmüş melek aresin Salgın’a dönüşen kardeşi tarafından öldürülmeden önce Cara’ya verir. (Bedenine işlenmiş.) Yalnız bu mühür insanları 2-3 üç gün içerisinde öldürüyor ama Cara bir Cehennem köpeğine bağlı olduğu için bu zaman biraz uzayacak. Ancak Cara’nın biran önce bu mühürü birine devretmesi gerek yoksa ölüp hem Ares’den uzak kalacak hem de Ares’in Savaş’a dönerek kıyametin gelmesine neden olacaktır. Eğer çok fazla cinsellik olduğu halde okurum diyorsanız sakın kaçırmayın derim. Bu arada bana bu kitabı hediye eden sevgili Yüreğimin İklimi’ne çok teşekkür ederim.
Lütfen yorumlarınızı bizden esirgemeyin...